istanbul – eyüp sultan hazretlerinin kabrinin giriş kapısının arkasında
İstanbul fethine katılmış, Hacı Bayram Veli Halifelerinden ve çok yaşayanlardan mes’ud bir şeyh idi. Aslen Karahisarlı’dır. Şeriata uyan, Hak yolunu bilen, daima müslümanlara vaaz, nasihat eden, konuşmaları çok te’sirli bir Hak dostudur.
Sultan Bayezid merhum, Bayezid Camiini inşa ettirdiğinde, o caminin ilk vaazını padişah dahil birçok devlet adamı ve ulema hazır olduğu halde yüce Veli Baba Yusuf minbere çıkarak müslümanlara çok güzel nasihatta bulunmuş, padişah ve dinleyenler mest olmuşlardır. Hatta cami avlusunda bulunan bazı gayr-i müslimler müslüman olmuşlardır. Padişah o kadar memnun olmuştur ki, hediyeler vermiştir. Sultan Bayezid’in Baba Yusuf’a olan sevgisi bir kat daha artmıştır.
Sultan Bayezid Baba Yusuf’u yerine vekil olarak bedelle Hacca göndermiştir. Namazda bedel yoktur. Bedeni ibadetten maksad, bedeni yormaktır, başkasının kılması ile olmaz. Oruç da pîr-i fanîye fidye, zekatda da maksad fakiri kayırma, Hacda bedel vardır. Hacda meşakkat manasına bakarak aciz halinde malı azaltmak suretiyle caizdir. Bayezid Sultan kendilerine bir miktar para vererek:
Sultan Bayezid Baba Yusuf’u yerine vekil olarak bedelle Hacca göndermiştir. Bayezid Sultan kendilerine bir miktar para vererek:
—Bu benim helal malımdır. Sizden ricam bunu alip Ravza-i Mutahhara’ya ve Peygamber Efendimizin Türbesinin kandillerine sarfedip diyesin ki:
—Ya ResüIallah! Senin ümmetinin duacısı olan günahkar, zelil bir kul Bayezid size selam eder ve bu altını helal malından seçerek Ravza-i Mutahhara’nın kandillerine ziynet için gönderdi, kabulünü niyaz eder» buyurdular.
Şeyh Baba Yusuf Sultan’ın emirlerini aynen yerine getirdi. Sonra Haccı eda etti. Oradan Medine-i Münevvere’ye geldi. Karacaahmed Sultan, Cebeali gibi hayvan kılından bir çul giyip ellerini arkasına bağlatarak Ravza-i Mutahhara’ya yüzü üstüne niyaz ve ağlayarak girdi. Ravza-i Mutahhara’nın dışında Peygamber Efendimizin asası” vardı. Hizmetçiler o asayı muhafaza ediyorlardı. Tecelliyatı esnasında Peygamber Efendimiz:
—O asayı alıp üç parça edesin. Bir Parçasını Bursa’da Şeyh Emir Sultan’ın türbesine, bir parçasını mürşidi Hacı Bayram Veli türbesine, bir parçasını da vefatında kendi türbelerine konulmasını buyurmuşlardır…»
Vaktaki Şeyh merhum Peygamber Efendimizin emri üzerine asayı almak istediğinde hizmetçiler müdahale ettiler. Baş hizmetçi gelerek:
«incitmeden asayı O’na teslim edin, tutmak için işaret olunmuştur» dedi.
Hizmetçiler ellerini çektiler. Şeyh Baba Yusuf asayı alarak me’mur olduğu yerlere koydu. Daha sonra İstanbul’a geldi. Yavuz Sultan Selim Han’ın saltanatları sırasında ahirete göç etti.
Kabirleri; Eyüb Sultan Türbesinin çıkış kapısının sağında ulu çınar ağacının altındadır. Kabir taşında şu ibareler yazılıdır:
Merhum Şeyh Baba Yusuf Efendinin
Merkadidir. El-Fatiha 918.
Kaynak ; İstanbul Evliyaları ve Fetih Şehidleri – Şevket Gürel , İstanbul’daki Tarihi Türbe ve Mescidleri İmar Vakfı , 1988