Malatya – Darende – Eski çarşı kabristanında
Fethullah Efendi, Musulî unvanı ile tanınmıştır. Babası Şeyh Molla Mahmud’dur. Onun önce Kadirî, sonra Nakşibendiye tarikatından olduğu künyesinden anlaşılır. Ailesi, Darende’de Fethullahlar lakabıyla tanınmıştır. Fethullah Musulî, Türkistan tarafından Musul vilayetine gelerek orada tahsilini yapmıştır. Fethullah Musulî, 1726’da İbrahim bin Haydar ve Ahmed bin Haydar adlı hocalarından dini ve akli ilimlerle alakalı bir icazetname alır. Musul’da iken fıkhi konulardaki bazı görüşleri yüzünden yörenin idaresi tarafından iyi karşılanmaz. O da Musul’da rahat edemeyeceğini anlayarak yakın dostu Hüseyin Paşa’nın teklifi ile Darende’ye gelir.
Hanifi Hoca’ya göre, Musul ulemasından ve sadattan Fethullah Musulî Hicaz’a gitmek isteyince bu zatın ilim ve fazlına hayran olan Musul valisi Darendeli Hacı Hüseyin Paşa, onu hac dönüşü esnasında Darende’ye uğramaya ikna etmiş; orada kalmasını sağlamak için de oğlu Yusuf Paşa’ya mektup yazmıştır. Yusuf Paşa da onu Darende’de kalmaya razı ederek evlendirmiştir. Ya da Hüseyin Paşa’nın 1727 senesinde birinci defa Musul valiliği yapmakta olduğu zamanda, “fezâil-i ber güzide, ve te’lifat-ı adîde ve ahlâk ve şemâil-i hamîde ashabından Fethullah Musulî” ile tanışır, genellikle onunla beraber olduğu gibi, Musul’dan ayrılır iken onu da Darende’ye gelmeye ikna eder. Darende’de onu müftülüğe tayin ettirir, onun rahatını sağlayacak diğer imkanları temin eder. Fethullah Musulî, burada evlâd u iyal sahibi ve devlet ricali arasında da makam, mevki ve itibar kazanır.
Darende Tarihi yazarı Hanifi Hoca, Fethullah Musulî’nin dört oğlu olduğunu söyler ve bunları şöyle tanıtır: “Bunların en meşhuru Ahmet (Mehmed) Efendi’dir. Diğer mahdumları İmam Ali Efendi ile Rahim Efendi’dir. Darendeli Sadrazam Mehmed Paşa, hocası dolayısıyla kızını Ahmet (Mehmed) Efendi’ye nikah etmiştir. Fethullah Musulî’nin torunlarından olan Mehmed Emin Bey, Şair Nâfi Efendi, Ahmet Efendi, Rüfai Şeyhi Lütfi Efendi meşhur ulemadandır. Diğer torunu Mehmed Namık Efendi, Darende’de 47 sene müftülük etmiştir.” Bu sayılan isimlerin çoğu tabii ki onun 19. yüzyılın sonu ile 20. yüzyılın başlarında yaşayan torunlarıdır. Fethullah Musulî’nin Muhammed ve Osman adında iki oğlu daha vardır.
Fethullah Musulî, yıllarca Maraş ve Darende’de müftü ve müderrislik yapmıştır. Kendi kayıtlarına göre, 1737-1746 yılları arasında, ilk yıllarda sadece müftü, daha sonra Darende müftüsü ve Hatuniye Medresesi müderrisidir. Fethullah Musulî ve oğlu Muhammed Efendi, Darende’de bulundukları sürede genellikle Hüseyin Paşa’nın medreselerinde ders vermişlerdir. Bir başka belgede ise Fethullah Musulî’nin Aşudu Deresi denilen mevkide Şeyh Mescidi adı ile bilinen bir mescitte hatiplik yapmakta olduğu kaydedilir.
Fethullah Musulî’nin 200’ün üzerinde eseri, zekası, çalışkanlığı, kendine karşı güven duygusu içinde olmasıyla, senelerce müftülük ve müderrislik yaparak adeta Darende’nin ilmi ve dini hayatına mührünü vurmuş olduğu görülür.
Eserlerindeki tarihlerden onun 1800’lü yılların başında ve çok yaşlanmış bir halde vefat etmiş olduğu anlaşılıyor. Mezar taşı bulunmasına karşılık vefat tarihi okunamamıştır. Mezar taşından da anlaşılacağı üzere kendisi seyyiddir. Mezarı, Darende’nin eski çarşı kabristanında yakın dostu Hacı Hüseyin Paşa ve torununun oğlu Ahmet Rifat’ın kabrinin bulunduğu İkiz Türbe’nin doğu tarafındadır. Mezar taşında şu ibareler yazılıdır: Hüve’l-Hallâku’l-Bâkî El-Merhûm ve’l-Mağfûr Es-Seyyid Fethu’l-lâh el-Mevlâ El-Müftî bi-Derende Rûhuna el-Fâtiha
Eserlerinin 50 kadarı Darende Mehmet Paşa Halk Kütüphanesinde, el yazma olarak mahfuzdu Buradaki eserlerinin hepsi Arapça ve indekssizdir. Ayrıca Kayseri ve Bursa kütüphanelerinde de 11 tane eseri kayıtlıdır. Buradan anlaşıldığına göre, eserlerinin birçoğunun kaybolmuş olma ihtimali vardır. Fethullah Musuli’nin Mehmet Paşa Kütüphanesindeki eserlerinden bazıları şunlardır. Haşiyeh ala Ciheti’l mahde; Bir şerh olan kitap tasavvuf hakkındadır. Yine Endülüs alimlerinden birinin eserine yapılmış bir şerh, Molla Fenari’nin bir eserine yapılan bir başka şerhten de eserlerinin çoğunun şerh veya şerhin şerhi olduğu anlaşılır.
Fethullah Musuli’nin eserlerinin hemen hemen hepsinde çokça tekrarladığı ifadelerden, kendisinin o zamanki Darendelilerden pek memnun kalmamış ve epey çekmiş olduğu anlaşılıyor. “Cehalet, nifak, haset, fakirlik ve şiddet yeri Darende’’
Kaynak ; Malatya Evliyaları , Abdülhalim Durma