erzurum – dutçu köyü
Haşii-zade Şeyh Hacı Ali Efendi (1840-1910), ulemadan Hacı Hüseyin Efendi’nin oğludur. 1840 yılında Erzurum’da dünyaya gelir. Kadiri tekkesi şeyhidir. Genç yaşlarında dervişlik yolunu tutarak nefsiyle mücadeleye koyulmuş bir Hak aşığıdır. Hacı Haşıl Efendi ilk medrese öğrenimini amcası Ahmet Efendinin yanında almış olup daha sonra Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin küçük evladı Şeyh Hacı Muhammed Şakir Efendinin önce talebesi olur, sonra ona intisap eder ve müridi olur.
Daha sonra Hacı Haşıl Efendi, Şeyh Hacı Muhammed Şakir Efendi’nin vefatıyla Kadiri tekkesinin postuna oturmuş ve sayıları bilinmeyen müritleri ve öğrencileri olmuştur. Nakledilir ki, şeyhine olan sevgi ve bağlılığından adeta onun bir parçası haline gelir. Şeyhi ile oturur, şeyhi ile bakar, şeyhi ile söyler. Onun yolunun aşığıdır. Marifetname’yi yanından ayırmaz, bulunduğu ortamlarda hep onu okutur. Yanına gelenlerin hal ve ahvallerini anlar, onlara yasaklardan korunmaları için kurtuluş yollarını anlatır.
Haşii-zade Hacı Ali Efendi edep timsalidir. Şeyhinin türbesi orada olduğu için, ömründe bir defa olsun, ayaklarını Hasankale’ye doğru uzatmaz. Sarhoş, Müslim, gayrimüslim demeden rastladığı herkesi irşat etmeye çalışmış, yerdeki bir karıncanın dahi incinmesine müsaade etmemiştir. Birinci Cihan harbinin zuhur edeceğini yirmi yıl önceden müritlerine haber verdiği söylenir.
Vefatıyla Erzincankapı mezarlığına defin edilir. (Bilal veya Maksut Efendi mezarlığı. Bu günkü Kız Meslek Lisesi, askeri lojmanlar, ordu evi ve ordu pazarı mevkii). Bilahare şehir düzenlemesi sebebiyle müritlerince Tuzcu (Dutçu) köyüne nakil edilir. Hacı Haşıl Efendiden sonra posta oturan Haşii Zade Hacı Ebubekir Efendi, amcasının oğludur.
Kaynak ; Erzurum Evliyaları , Abdulhalim Durma