Hz. Ukkaşe (r.a.) Türbesi ; Gaziantep – Nurdağı ilçesindeki Durmuşlar köyündeki yüksek bir tepenin üzerinde
Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) “Kim cennetteki arkadaşımı görmek isterse, bu adama baksın” buyurarak cennete gireceğini müjdelediği sahebelerden Hz. Ukkaşe Bin Hasene (r.a.).
Türbede medfun olan zatın Hz. Ömer(r.a.) zamanında Gaziantep ve çevresinin fethi sırasında şehit düşen beş sahabeden biri olan Hz. Ukkaşe Bin Hasene (r.a.) olduğu rivayet edilmektedir. Bazılarına göre de, burada katıldığı bir savaşta kaybettiği parmağı yada kanının döküldüğü yer olduğu için buraya türbe yapıldığı rivayet edilmektedir.
Ukkaşe Hazretleri , “ Ya Resulullah Uhud Savaşı’nda bana kırbaçla vurmuştunuz. Hakkımı ancak kısasla ödeşirim”, der. Peygamberimiz (s.a.v), elindeki kırbacı Ukkaşe Hazretlerine verir ve sırtına vurmasını söyler. Ökkeşiye Hazretleri, “Siz bana sırtım çıplak iken vurmuştunuz Ya Resulullah”, der. Peygamber Efendimiz sırtını açar ve tam bu sırada Ukkaşe Hazretleri Peygamber Efendimizin Peygamberlik mührünü görür ve öper. Daha sonra ise “Kısastaki gayem bu idi Ya Resulullah. Yoksa sizde bir hakkım varsa anam sütü gibi helal olsun”, der.
Türbenin bulunduğu yere Ökkeşiye denmektedir. Türbe dağın tam tepesindedir. Hangi yöne baksanız muhteşem bir manzara karşılar sizi. Yakın dönemde restore edilen türbenin yanıbaşında Hz. Ukkaşe Camii yer alıyor. Kompleks içerisinde kurban kesim yerleri, hediyelik eşya satıcıları ve kafetarya bulunuyor.Türbenin alt tarafındaki kuyularda ise birkaç metre derinlikte bol su bulunmaktadır.
Anlatıldığına göre, Peygamberimiz Veda Hutbesinden sonra herkesle helalleşirken Erkek çocuğu olmayanlar ve daha değişik dilekleri olanlar Ukkaşe Hazretlerinin türbesini ziyaret ederler ve isteklerinin kabul edilmesi ve arzularına kavuşmak ümidiyle burada Allah’a niyazda bulunurlar. Ayrıca Allah rızası için kurban keserler. Böylece ziyaretten sonra doğan erkek çocuğa genel olarak Ökkeş adını verirler. Özellikle mübarek zamanlarda türbe ve ziyaret dağında çok parlak bir nurun görüldüğü ve bu nurun Resulullah’a doğru uzanarak kaybolduğu yöre halkı tarafından anlatılır.
Türbenin yılda yurt içinden ve yurt dışından olmak üzere 250-300 bin ziyaretçisi olduğu görülür.