Aydın – Nazilli – Kestel köyünde , Köy camisi avlusunda
Kestel, tarihe tanıklık yapmış bir köydür. Bizans döneminden tutunuz da Selçuklular ve Osmanlılar dönemlerinde de adından sıkça bahsettirmiştir. Haçlı ordularına karşı en kanlı ve korkunç savaşlar burada verilir. Türklerin çelik kolu, Avrupa şövalyelerine en kuvvetli yumruğu Kestel yöresinde indirir. Nazilli küçük bir kasaba iken Kestel’in nüfusu 35 bin civarlarında seyrediyordu. Kestel, Kaymakamı, Belediye Başkanı, Müftüsü ve Kadısı bulunan büyük bir ilçe idi.
Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos seferinden dönerken Kestel boğazından geçerek Alaşehir’e ulaştığı da tarihi bir vakıadır.
Türbe, köy camisinin avlusunda olup, türbenin içersine merdivenle inilir. Daha önce duvardan çıkıntı olarak bırakılan taşlara basarak inmek bir hayli zor idi. Şimdi ise merdivenle iniliyor. Türbenin içersinde Germiyanlılardan olduğu,1331 yılında vefat ettiği anlaşılan Kasım Beyin oğlu Mehmet Beyin tek kabri bulunmaktadır. Ayak taşı bulunmayıp yalnız baş taşı bulunan mezar taşı kitabesinde: “Azam-ı mahdum-u mükerrem Mehmet Bey Bin Kasım Bey” künyesine rastlanmaktadır.
Türbenin kubbesi sac ile kaplatılıp dışı boyatılmış ve Türbe pek aslına uygun olmasa da tamir edilip güzelleştirilmeye çalışılmıştır..
Birçok türbede olan buralarda da olmaktadır. Çocuğu olmayanların gelip gittikleri, hastaların sıkça uğradıkları bir yer olmuştur Mehmet Beyin türbesi. Şuan da türbenin bulunduğu yerdeki cami imamının anlattıkları da bir hayli ilginç gelmiştir bize. “Uzunca bir süredir, hastalıktan muzdarip idim. Tayinim buraya çıktıktan ve bir müddet burada görev yaptıktan sonra (Türbede yatan zat olduğunu tahmin ettiğim) sarıklı cübbeli, heybetli bir zat yanıma gelip “Evlat sen üşüyorsun galiba” diyerek beni cübbesiyle bürüyerek kucaklayıp bir müddet sıkarcasına bekledi”. Allaha hamd olsun bu rüya olayından sonra bendeki bu rahatsızlık bir daha görülmedi.
Kasım Beyoğlu Mehmet Beyin kabri pür nur, mekânı ise cennet olsun.