Ankara – Çubuk – Sele
Horasan’dan Anadolu’ya geldiği rivayet edilen mutasavvıflardandır. Erken Osmanlı dönemi kaynaklarında hayatı hakkında bilgi yoktur. 1307
ve 1320 hicri yılı Ankara Vilayeti Salnamelerinde, Çubuk kazası Sele köyünde, Hazreti İmam Bakır (r.a)’ın sülalesinden Siyam Fakıh ve oğlu Kalender Veli Türbesi olduğu kaydedilmektedir. Ayrıca Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Kayıtlar Arşivi’nde, Ankara ili, Çubukabad (Çubuk)’a bağlı Sele köyünde ”Kalender Veli Zaviyesi Vakfı” kaydı vardır.
Haydar Teberoğlu’nun Kalender Veli hakkında söylenen menkıbelerden yola çıkarak yayınladığı “Kalender Veli Velayetnamesi”nde özetle şu bilgileri verir:
Hz. İmam Bakır (r.a.) sülalesinden olup, babasının adı Seyyid Siyami Fakih, annesinin ki ise Gül Zeynep Hatun’dur. 1248 yılında Sele köyünde doğmuş, 1344 yılında ve 93 yaşında vefat etmiştir. Türbesi, 1362-1364 yıllan arasında yapılmıştır. II. Murad Han tarafından bu türbeye, türbedar görevlendirilmiştir.
Halk arasında ; Şah Kalender Veli, Kalender Sultan, Kalender Baba, Kalender Veli, Kalender Dede gibi isimlerle anılan bu ermiş kişinin tarihi kayıtlarda zikredilmemesi, onun hayatı ve kişiliğini tamamen menkıbevi anlatımlara bırakmıştır. İlhan Akçay; Kalender Veli üzerine yaptığı araştırmasında, II. Mahmud döneminde düzenlenmiş bir beratın mevcudiyetinden bahsedip, 30 Eylül 1820 tarihli bu beratta, Kalender Veli Türbesi türbedarlığının Kalender Dede evladından olmayan kişilere geçtiğini, bu göreve Kalender Dede evlatlarından olanların atanması husundaki hükme havi olduğunu zikreder.
Seyyid Kalender Veli, Hz. Muhammed (s.a.v)’in 5. nesilden torunu olan İmam Muhammed Bakır’ın neslinden gelmektedir. Babası Seyyid Siyamı Faki, Horasan pirlerindendir. Türkistan piri Hoca Ahmet Yesevi Hazretleri’nin işaretiyle köselelerini atıp Anadolu’ya göç etmişlerdir. Ahmet Yesevi, Anadolu’da Çepni Türkleri’ne yapılan baskılara razı olmadığı için oğlu Kutbettin Haydar komutasında 5 bin kişilik bir ordu gönderir. Bu ordunun içinde Seyyid Siyamı Faki de vardır. Ordu bölgeyi iyi bilmediği için Keskin Tekfuru’na yenilir ve sonunda Seyyid Siyamı, Çubuk’un bugünkü adıyla Sele köyü ne gelerek yerleşir.
Seyyid Kalender Veli, Beypazarı ilçesinin Karaşar Beldesi yakınında konar-göçer hayat süren Yağdanı Sultan‘ın kızı Melek Kız’la evlenir. Rivayete göre Melek Kız’la Kalender Veli’nin nikahlarını rüyalannda Hz. Muhammed (s.a.v) kıymıştır. Bunun üzerine gençler, gerçek hayattaki nikahları Suluca Karahöyük’de Hacı Bektaş Veli tarafından kıyılarak evlenirler. Kalender Veli, erik yiyen babasının boğazında bir eriğin kalması üzerine köy çayına koşar ve suyu elindeki selesine katarak dökmeden getirir ve kerametini gösterir. Köyün eski adı Çevlik Ağzı iken bu olaydan sonra zamanla Sele olarak değişmiştir. Yine rivayete göre Kalender Veli, zaman ve mekanı aşarak Mekke’ye gidip orada cuma namazını kıldırmıştır. Gerek Çavundur ve gerekse Kargın aşiretlerinin imamı olarak kendisini kabul ettirmiş, onlan görüp gözetlemiş, sorunlarını akıl ve mantık çerçevesinde çözmüştür. Aynca Kalender Veli, Doğu Anadolu’daki Terekeme Türkleri’nin de piridir. Zamanla Kalender Veli evlatları tarafından görülüp gözetilmedikleri için bu bağ kopmuştur. Günümüzde Terekeme Türkleri’nin oynadıkları Kalender Barı, vaktiyle pirleri Kalender Veli’yi karşılamak için oynadıkları oyundan kalmıştır. Anadolu’nun Türkleşmesinde ve İslamlaşmasında Kalender Veli’nin büyük katkısı olmuştur. Bu yardımlarından dolayı 4. Kılıçarslan, (günümüz de Cücük Çiftliği olarak bilinen) Cücük ve Taşpınar köyleri civarını fermanla ona vermiştir.
Kalender Veli‘nin oğlu Hamdi Sultan, Seyyid Hacı Ali Türabı’nin torunu ile evlenir ve Cücük Çiftliği’ne ev yaparak yerleşir ve zamanla koyun ve sığır sürülerine sahip olur. Günlerden bir gün Kalender Veli ile birlikte Hacı Bektaş Veli, Hamdi Sultan’a “yurdun kutlu olsun” demeye Cücük Çiftliği’ne gelirler. Hamdi Sultan, Hünkar Hacı Bektaş Veli için 300-400 kuzu kurban eder. Hacı Bektaş Veli, bunun üzerine “Hamdi amma da Kuzu kıranmışsın. Bu kadar kuzu kesmene ne gerek var. Bir kuzuyu yememiz için eşin hazırlasın, ben dua edeyim, siz amin deyin ve diğer kuzular dirilsin” der ve sonuçta kuzulardan biri hariç diğerleri dirilir ve ayağa kalkarak yürürler. O tarihten sonra Hamdi Sultan’ın diğer adı Kuzukıran olmuştur. Nitekim Hamdi Sultan’ın soyundan gelen Kargın köyündeki evlatlarının soyadları Kuzu kıran, Büyükkuzukıran ve Özkuzukıran’dır. Kalender Veli’nin çürümemiş bedeni yakın zamana kadar rahatlıkla görülebiliyordu.
II. Murad Hüdavendigar zamanın da şimdi Yıldız soyadlı olan aile, Kalender Veli Türbesi‘ne türbedar olarak görevlendirilmiştir. Gerek Seyyid Siyami ve gerekse Kalender Veli, yaşadıkları dönemde akıl hastalıklarını tedavi ederek bu konudaki kerametlerini göstermişlerdir. Onların ölümlerinden sonra günümüzde de akıl hastaları bu türbeye getirilmekte ve burada tedavi edildiklerine inanılmaktadır. Tedaviden sonra ise hastalar buraya gelerek kurban kesmektedirler.
Günümüzde Çubuk ilçesi Sele Köyü’nde bulunan Kalender Veli Türbesi, oldukça bakımlı bir durumdadır. Türbe yapı özelliği itibariyle mimari bir değere sahiptir. Onarımlarda konulan iki ayrı parça kitabe vardır. Kitabede “Binari b. Mustafa…” okunmaktadır. Binari Bey, Osmanlının ilk yıllarında bölgede hakim beylerden olup, Ulu Bejin oğlu, İskender Beyin babasıdır.
Kaynak ; Manevi Mimarlarıyla Ankara , Abdülkerim Erdoğan , Ankara Büyükşehir Belediyesi Yayınları
Ankara Velileri 1. cilt , Abdülkerim Erdoğan , Ankara Büyükşehir Belediyesi Yayınları