Kahramanmaraş – Elbistan – Ceyhan mah Hacı Yakup sokak
Ümmet Baba, Alâüddevle Bey zamanında yaşamış bir din âlimi ve hatip olup, kendi adına Elbistan’da inşâ ettirilen cami, zâviye ve medresesinde görev yaptığı, yaşadığı dönemde çok sevilen ve sayılan kişi olduğu anlaşılmaktadır. Elbistan, Maraş, Antep ve Adıyaman çevresinde Ümmet Baba adına mescid ve zâviyeler kurulmuş ve bunlara vakıf gelirleri tahsis edilmiş ve vefat edince türbesine defnedilmiştir.
Arşiv kayıtlarında, XVI. yüzyılda külliyenin etrafında teşekkül eden mahalleye Ümmet Baba isminin verildiği görülmektedir. Bugün yapıların bulunduğu Ceyhan Mahallesi; Elbistan’ın 1525 yılındaki ilk tahririnde “Ümmet Baba Zâviyesi Mahallesi”, 1527’deki ikinci tahrir kayıtlarında “Ümmet Baba Camii Mahallesi” ve 1563 yılında yapılan üçüncü tahrirde ise “Ümmet Baba Zâviyesi Mahallesi” ve “Hatip Mahallesi” isimleriyle geçmektedir.
Yapı, caminin güney cephesine bitişik olarak yapılmış ve türbeye mescidin içinden geçilmektedir. Bazı onarımlar görerek günümüze gelen yapı, orijinal özelliğini büyük ölçüde korumaktadır. Türbenin de cami ile beraber 1307 H./ 1889-90 M., 1938 ve 1991 yıllarında tamir edildiği anlaşılmaktadır. Bu onarımlar esnasında; cephe duvarlarında aşınan taşlar yeni- lenmiş, iç mekânın duvarları ve örtü sistemi sıvanarak badana edilmiş, kubbe üstten sac ile kaplanmıştır.
Yapı, tek katlı ve sekizgen plânlı türbeler grubuna girer. 1.30 m. kalınlığındaki beden duvarları kırmızımtrak ve sarımtrak renklerdeki ince yonu taşlarla yatay kuşaklar halinde atlamalı olarak örülmüştür (Resim: 8-9). Türbenin inşâsında itinalı bir işçilik görülür. Üstten kubbeyle kapatılan türbe, sekiz kenarlı bir kaide üzerinde, sekizgen gövde olarak yükselmektedir. Profilli silmeli kornişlerle nihayetlenen kaide 1.80 m., gövde ise 5.30 m. yüksekliğindedir. Türbenin dıştan her bir kenarının uzunluğu 2.82 m. dir. Yapı, tek katlı inşâ edilmiş olmasına rağmen, gövdenin oturduğu kaide yüksek tutularak dıştan iki katlı bir görünüş verilmeye çalışıl- mış; böylece iki katlı Selçuklu türbelerinin geleneği sürdürülmüştür .
Caminin güney cephesine bitişik olarak yapılan türbenin müstakil bir kapı- sı olmayıp, caminin içinden geçilmektedir. Harimin kıble duvarının ortasına yerleştirilen mihraba, kapı fonksiyonu da verilerek türbe ile bağlantı sağlanmıştır . Mihrap nişinin güney duvarına, 0.69 x 1.30 m. ölçülerinde söveli ve basık kemerli kapı açıklığı yerleştirilmiştir. Bu eleman namaz vakitlerinde mihrap, diğer zamanlarda ise türbeye geçişi sağlayan kapı açıklığı olarak kullanılmaktadır.
Türbe dıştan olduğu gibi, içten de sekizgen plânlı yapılarak 4.10 m. çapın- da ve 8.60 m. yüksekliğinde yarım küre kubbeyle kapatılmıştır . Kubbe kasnaksız olup, doğrudan duvarların üzerine oturmaktadır. İç mekânda her bir kenarın uzunluğu 1.70 m. dir. Kıble duvarında beş kenarlı nişe sahip mukarnas kavsaralı 0.30 x 0.55 x 1.20 m. ölçülerinde bir mihrabiye yer alır. İç mekânın aydınlığı; alt sırada doğu ve batı duvarlarında birer; üst sırada doğu, batı ve güney duvarlarında birer adet olmak üzere toplam beş adet mazgal pencereyle sağlanmıştır . Alt pencereler içten 0.90 x 2.00 m., dıştan 0.34 x 0.72 m. ölçülerindedir. Pencereler söveli ve üç dilimli kemerli yapılmıştır.
İç mekânın döşemesi ahşap olup, ortasında ahşaptan yapılan 0.93 x 1.45 x 1.93 m. boyutlarında ahşap sanduka bulunmaktadır. Üzerinde yazı olmayan sandukanın Ümmet (Himmet) Baba’ya ait olduğu belirtilmektedir . Türbede önemli bir süsleme görülmez. Yapının monotonluğu, cephe duvar- larında yatay kuşaklar halinde atlamalı olarak kullanılan iki renkli ince yonu taşlarla giderilmeye çalışılmıştır